2 Mayıs 2011'de ABD ordusu , 11 Eylül saldırılarının arkasındaki El Kaide lideri Usame bin Ladin'i öldürdü ve gömdü . ABD Özel Harekat birlikleri, Pakistan'ın Abbottabad kentinde ve bazı ailelerinin saklandığı yerleşkeye yapılan baskın sırasında onu dışarı çıkardı. Cesedini teşhis ettikten sonra, ordu onu USS Carl Vinson'a getirdi ve aynı gün kuzey Arap Denizi'ne gömdü.
ABD, Bin Ladin'in cenazesinin nasıl defnedileceğine karar verirken siyasi, dini ve pratik faktörleri dikkate aldı. Karaya gömüldüyse mezarının takipçileri için bir türbe olabileceği endişesi vardı. Bir kişinin ölümünden sonraki 24 saat içinde bir cesedi gömme geleneği de dahil olmak üzere İslami cenaze uygulamalarına uymaya ihtiyaç vardı. Ve ABD'nin fotoğraf çekmesi mi yoksa öldüğüne dair bir tür görsel kanıt mı sağlaması gerektiği sorusu vardı.
ABD'li Yetkililer Mezarının Bir Tapınak Olmasından Korktu
Başkan Barack Obama, Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ulusal güvenlik ekibi üyeleri, Usame bin Ladin'e karşı yürütülen misyon hakkında Beyaz Saray'ın 1 Mayıs 2011'de Washington'daki Durum Odasında bir güncelleme aldılar. ABD'nin Pakistan'ın Abbottabad kentindeki bir yerleşkede ABD Özel Harekat birlikleri tarafından yönetilen bir operasyonda Bin Ladin'i öldürdüğünü söyledi.
ABD güçleri 54 yaşındaki Usame bin Ladin'i öldürdüğünde , ABD hükümetinin onu neden toprağa gömmediğine dair açıklamaları biraz tutarsızdı. Haber makaleleri , ABD'nin bir türbe haline gelebileceği için fiziksel bir mezara sahip olmasını istemediğini, aynı zamanda adı açıklanmayan bir ülkenin cesedini kabul etmeyi reddettiğini söyleyen Amerikalı yetkililerden hem kayıtlarda hem de kayıt dışı alıntılar yaptı. Makaleler , ülkenin Bin Ladin'in doğduğu Suudi Arabistan olduğunu iddia etti.
Amerikan Üniversitesi İslam Araştırmaları kürsüsü ve Pakistan'ın Birleşik Krallık ve İrlanda'dan sorumlu eski yüksek komiseri Büyükelçi Akbar Ahmed , “Bu söylentinin nereden geldiğinden emin değilim, ama buna pek itibar etmem” diyor .
“Suudiler, Vahhabilik denilen bir İslam biçimine meyilli” diyor ve önde gelen kişilerin türbelerini reddediyor. Suudi Arabistan'ın mezarının ülkelerinde bir türbe olmasını istememesi, Bin Ladin'in Suudi Arabistan'ı aşırı derecede eleştirmesi gerçeğiyle birleştiğinde, Ahmed'e şunu düşündürüyor: Amerikalı yetkililer ülkeden Bin Ladin'in cesedini teslim almasını isterse, “ Cahilliklerinden sordular.”
Ahmed, Bin Ladin'i Özel Kuvvetlerin öldürdüğü kuzeybatı Pakistan'da gömmenin de ABD açısından ideal olmayacağını çünkü türbelerin o bölgede güçlü semboller olarak görüldüğünü söylüyor. ABD, Bin Ladin'in mezarının takipçileri için önemli bir sembol haline gelmesini önlemek için onu denize gömme kararı aldı. Bu, çoğu Müslüman cenaze töreninden farklı olsa da, ABD'li yetkililer, onu İslami geleneklere göre gömmek için adımlar atmakta ısrar ettiler.
Başkan Barack Obama, Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ulusal güvenlik ekibi üyeleri, Usame bin Ladin'e karşı yürütülen misyon hakkında Beyaz Saray'ın 1 Mayıs 2011'de Washington'daki Durum Odasında bir güncelleme aldılar. ABD'nin Pakistan'ın Abbottabad kentindeki bir yerleşkede ABD Özel Harekat birlikleri tarafından yönetilen bir operasyonda Bin Ladin'i öldürdüğünü söyledi.
ABD güçleri 54 yaşındaki Usame bin Ladin'i öldürdüğünde , ABD hükümetinin onu neden toprağa gömmediğine dair açıklamaları biraz tutarsızdı. Haber makaleleri , ABD'nin bir türbe haline gelebileceği için fiziksel bir mezara sahip olmasını istemediğini, aynı zamanda adı açıklanmayan bir ülkenin cesedini kabul etmeyi reddettiğini söyleyen Amerikalı yetkililerden hem kayıtlarda hem de kayıt dışı alıntılar yaptı. Makaleler , ülkenin Bin Ladin'in doğduğu Suudi Arabistan olduğunu iddia etti.
Amerikan Üniversitesi İslam Araştırmaları kürsüsü ve Pakistan'ın Birleşik Krallık ve İrlanda'dan sorumlu eski yüksek komiseri Büyükelçi Akbar Ahmed , “Bu söylentinin nereden geldiğinden emin değilim, ama buna pek itibar etmem” diyor .
“Suudiler, Vahhabilik denilen bir İslam biçimine meyilli” diyor ve önde gelen kişilerin türbelerini reddediyor. Suudi Arabistan'ın mezarının ülkelerinde bir türbe olmasını istememesi, Bin Ladin'in Suudi Arabistan'ı aşırı derecede eleştirmesi gerçeğiyle birleştiğinde, Ahmed'e şunu düşündürüyor: Amerikalı yetkililer ülkeden Bin Ladin'in cesedini teslim almasını isterse, “ Cahilliklerinden sordular.”
Ahmed, Bin Ladin'i Özel Kuvvetlerin öldürdüğü kuzeybatı Pakistan'da gömmenin de ABD açısından ideal olmayacağını çünkü türbelerin o bölgede güçlü semboller olarak görüldüğünü söylüyor. ABD, Bin Ladin'in mezarının takipçileri için önemli bir sembol haline gelmesini önlemek için onu denize gömme kararı aldı. Bu, çoğu Müslüman cenaze töreninden farklı olsa da, ABD'li yetkililer, onu İslami geleneklere göre gömmek için adımlar atmakta ısrar ettiler.
Bin Ladin'in Cesedi Temizlendi, Sarıldı ve Küçük Bir Cenazeye Gömüldü
USS Carl Vinson uçak gemisi, Usame bin Ladin'in denizde gömülü olduğu ABD Donanması Nimitz sınıfı süper gemi, 22 Mayıs 2011'de Hong Kong'da görüntülendi.
Ed Jones/AFP/Getty Images
Beyaz Saray'ın Usame bin Ladin'in öldürülmesi ve gömülmesiyle ilgili basın brifinginde, o zamanlar cumhurbaşkanının iç güvenlik ve terörle mücadeleden sorumlu yardımcısı olan John Brennan, ABD'li yetkililerin “uygun uzmanlara ve uzmanlara danıştığını” ve böylece “bin Ladin'in kalıntılarının cenazesinin defnedildiğini” söyledi. İslamcı ilke ve uygulamalara sıkı sıkıya bağlı kalınarak yapıldı.” Bu, Bin Ladin'in cesedini yıkamak, beyaz bir beze sarmak, Arapça bir tercüman yardımıyla bir namaz kılmak ve ölümünden sonraki 24 saat içinde onu gömmekti.
Müslüman liderler ve alimler, onu denize gömmenin uygunluğu konusunda farklı görüşlere sahipti. Bazıları denizde gömme işlemlerinin yalnızca bir kişi denizde öldüğünde yapılması gerektiğini savundu; Aksi takdirde, ceset, başı Hz. Muhammed'in doğum yeri olan Mekke'ye dönük olacak şekilde toprağa gömülmelidir. Diğerleri, İslam'ın özel durumlara izin veren pratik bir din olduğunu ve Bin Ladin'in kötü şöhreti ve mezarının bir türbe haline gelmesiyle ilgili endişeler göz önüne alındığında denizde defnedilmesine izin verildiğini savundu.
Bin Ladin'in cenaze töreni, binlerce mürettebatın bulunduğu büyük bir Donanma uçak gemisinde gerçekleşmesine rağmen, sadece küçük bir grup insan oradaydı. Savunma Bakanlığı'nın 2012'de Bilgi Edinme Özgürlüğü davasına yanıt olarak yayınladığı askeri e-postalara göre, Carl Vinson'daki liderlerin bir düzineden daha azı cenaze töreninin gerçekleştiğini biliyordu .
Obama, Fotoğrafları Yayınlamamaya Karar Verdi
Başkan Barack Obama, 1 Mayıs 2011'de Washington DC'de Usame bin Ladin'e karşı yürütülen görevi ayrıntılarıyla anlatan bir televizyon açıklaması yapmadan önce Oval Ofis'teki sözlerini düzeltiyor
ABD, bin Ladin'in ölümünü duyurduğunda, bin Ladin'in hala hayatta olduğuna dair komplo teorilerine karşı koymak için bin Ladin'in cesedinin fotoğraflarını (yetkililerin iddia ettiği gibi) yayınlayıp yayınlamaması gerektiği konusunda bir soru vardı. 60 Dakika ile CBS'de yayınlanan bir röportajda Başkan Barack Obama , onları neden yayınlamadığını açıkladı.
“Kafasından vurulan birinin çok çarpıcı fotoğraflarının ek şiddete teşvik veya propaganda aracı olarak ortalıkta dolanmadığından emin olmamız bizim için önemli” dedi. "Biz bu değiliz. Bu şeyleri kupa olarak göstermiyoruz.”
Görüntüleri yayınlamama kararının yanı sıra Bin Ladin'e İslami bir cenaze töreni yapma girişimi, ABD'nin 2003'te Saddam Hüseyin'in iki oğlunun ölümünü ele alış biçimiyle taban tabana zıttı. ABD kuvvetleri Uday ve Kusay Hüseyin'i öldürdükten sonra, erkek bedenlerinin grafik fotoğraflarını yayınladılar. Ayrıca İslami geleneklere aykırı olarak cesetleri mumyaladılar; onları bir haftadan fazla gömülmeden bıraktı ; ve haber kuruluşlarının onları fotoğraflamasına izin verdi.
Bu, birçok Iraklı için rahatsız ediciydi çünkü ABD'nin Müslümanların cesetlerine kasten saygısızlık yaptığı ortaya çıktı. Bir kişi suçlarından dolayı idam edilse bile, İslam alimleri kişinin saygılı bir şekilde gömülmesi gerektiğini savunuyorlar. ABD'li yetkililer, eleştirilmiş olsa da bin Ladin'in gömülmesinin bu ilkeyi onurlandırma girişimini yansıttığını söylüyorlar.
Yorum yaptın mı?